OZU_KMI
THE UNFAMILIAR
Kaç yıl oldu 16 mı 17 mi artık yıllar bile muğlak.. Evimin, eski evimin sokağı bu gün açıldı, ama hiç eskisi gibi değil. Sanki daha canlıydı bu sokak, bakkalın oradaki ağaca ne oldu, ağaç ağaç ağaççç, ağaç değilde market nerde? Sanki şurdaki binanın altın.., bina nerde doğru ya depremde... Bu sokak böyle değildi sanki, şurdaki yolda da çocuklar olurdu, evet ya nerde bu çocuklar , top oynadıkları sokak nerde, babam da bu saate kadar gelirdi, şu sokağın köşesinde belirecek gibi birazdan , tamam da sokak nerde, o yığın ne karşımdaki? Babamın geleceği yolu kapamış. Bu sokak böyle değildi sanki. Hatırlayamıyorum, gittikçe siliniyor aklımdan, güneş böyle doğmuyordu sanki, daha aydınlık daha canlıydı ışık, bu muğlak, sisli hava da ne ? Neyse dönmeliyim artık şimdi yola çıksam en az birkaç saat yürümem lazım ‘’eve’’.Ev demekte de zorlanıyorum sıkış tepiş,karanlık, üst üste. Hem insan komşusuyla aynı evde yaşar mı ? Üniversite yurdu gibi..
Geldim sonunda, ayaklarım ağrıdı şu yolları bir düzeltseler keşke, ne öyle yamuk yumuk yollar çukurlar tepeler, bir yapamadılar gitti. Ne zaman kaldıracaklar acaba bu molozları, bari bir işe yarasa. Biraz dinlenmem lazım.
Bugün Avrupa’ya geçeceğim Altunizade-Beyoğlu vapurunu yakalamam lazım.Hiç gidesim yok, çok uzun sürüyor. Ama Köprüler kilittir şimdi. Şu 6. Yı açsalar da trafik biraz rahatlasa. Araba sayısı azaldı ama bu trafik neden kötüleşti, İstanbul da biraz küçüldü sanki, ondan mı acaba. Neyse çıkmam lazım.
Oh be şu Ümraniye otobüsü işimizi çok kolaylaştırdı, yıllardır buraya yürümek zorunda kalıyordum, ayaklarım biraz dinlenecek. Geldim, eskiden denizi görünce heyecanlanırdım, maviydi, güneşin altında parlardı güneşin dalgalarda kırılıp yansımasıyla. Ama bu deniz değil gibi sanki, kapkara. Neyse her gördüğüm şey için bu kadar düşünürsem...
İskele uzaklaşmış gibi, 3 ay önce geldiğimde daha yakındı ne olmuş buraya? Kıyı mı uzaklaştı yine, doldura doldura kapatacaklar sanki boğazı daha 200 yıl doldurursunuz. Neyle doluyor acaba bu yerler doldur doldur biter mi.Şu koca tırlarla kepçelerle doluyor, bir zamanlar kiminin evi kiminin iş yeri olan yerler , müzeler sinemalar kenti mekanlarla dolduranlar şimdi kıyı dolgusu.Şu kamyondan dökülenler de nedense bir şeyler çağrıştırıyor bende, aynı bizim eski karşı apartmanın duvarları gibi. Neyse vapura bineyim de.... Bu yeni vapurlar da iyi oldu, daha büyük daha hızlı hem de daha çok ,insan alıyor. İnmesi binmesi bu kalabalıkla zulüm ama, hem içinden de dışarıyı hiç izleyemiyoruz, küçücük camlar, ışık bile zor alıyor içine neyse... sanki izleyecek bir deniz, bakacak bir İstanbul var. Düzensiz kent manzarasından şikayet ederken bu silüete bakmak zorunda kaldık... neyse.Düşünmek istemiyorum. Bir şeyler okuyayım bari.
6. KÖPRÜ AÇILIYOR PEKİ TRAFİĞİ ÇÖZECEK Mİ?
6. Köprünün açılmasına son 4 ay, Cumhurbaşkanı .... Müjdeyi verdi, köprü yakında faaliyete geçecek. İstanbul halkına 6. Köprü hayırlı olsun, milletimiz için çalışmaya devam ediyoruz. Köprü açıldıktan sonra istanbul trafiğinde büyük ölçüde bir azalma bekliyoruz. Yalancı 4. Ve 5. İçin de aynısını demişti, demek sorunun çözümü köprü değil hay aklıma,
ENKAZ KALDIRMA ÇALIŞMALARINDA DEVAM EDİLİYOR.
Enkaz Kaldırma çalışmaları başkanı bu yıl sonuna doğru Ümraniye için enkaz kaldırma çalışmalarının başlayabileceğinin müjdesini verdi.- Nasıl müjdeyse.
JEOLOJİ MÜHENDİSİ OLASI BİR DEPREME KARŞI UYARDI Jeoloji mühendisi Osman Gültekin olası bir depreme karşı.. Yok okuyamayacağım galiba, Daha vapur kalkmadı bile, okumak da bir fayda etmedi. Çay alayım bari.
Kaç yıldır fiyatlara alışamadım, bir gün diğerini tutmuyor son geldiğimde çay 300 liraydı bakalım şimdi ne kadar olmuş. Bu kadar düşünmeye devam edersem çay da almayacağım en iyisi düşünmemek.
450 lira, ne olacak bu ekonominin hali, depremden önce 20 liraya içerdik şuna bak.Kesin çay da bayattır sabah demlenmiştir bu fiyata da kimse içmediğinden aynı çay duruyordur. Neyse düşünme. Daha Beyoğlu’na 1 saate var,bu kadar nostalji yeter, devam etmeli.
Bir şekilde...